YOGA VE KARMA FELSEFESİ, AURALAR, İLİŞKİLER VE RUH EŞİ

       

Yoga, karma ve aşka dair Canan Yıldırım yoga felsefesi sohbetlerine sizler de katılın. İzmir'de yoga kampları, dersler ve work shoplar devam etmektedir.
Yoga, karma ve aşka dair Canan Yıldırım ile yoga felsefesi sohbetlerine sizler de katılın. İzmir’de yoga kampları, dersler ve work shoplar devam etmektedir. Bilgi almak için hemen arayın

7000 yıllık ilim ve felsefe yoga, zihni kontrol altına alma, beden zihin ve ruhun birleştirilmesi ve aynı yolda aynı hızda (uyumlu) ilerlemesidir.

İnsanlar hayat devam ederken birçok şey düşünür, birçok şey söyler ve birçok şey yaparlar. Her düşünülen, söylenen ve yapılan şeyin elbette bir sonucu, bir geri dönüşü olacaktır. Buna yoga felsefesinde “karma” adı verilir. Karmamızı oluştururken ilişkilerimiz, yaptığımız veya yapmadığımız şeyler hayatımızı biz farkına bile varmadan etkilemeye başlar.

Diğer insanlarla olan ilişkimiz karmamızı en çok etkileyen konuların başında yer alır. Etrafımızdaki kişilere karşı kötü düşüncelerimiz, davranış ve sözlerimizin karmamızı etkilediği gibi, kişiye zorla yardım etmek, onun adına düşünmek, onun adına, onun dileği olmadan iyilik veya yardım adı altında yaptığımız her şey de karmamızı etkiler. Bu çok sevdiğimiz bir kişiye iyilik bile yapmak olsa, şayet o kişinin bu konuda sizden bir yardım dileği yoksa onun karmasının size geçmesine neden olabilir ve bir bakarsınız ki onun başına gelen negatif şeyler sizin de başınıza gelmeye başlar. Bunu şöyle bir örnekle açıklayabiliriz.

Örneğin paraya ihtiyacı olan birine onun rızası olmadan parasal yardım yapmak o kişinin kötü karmasının size geçmesine neden olabilir. Bunun nedeni ise canlı cansız her varlığın bu dünyaya bir amaç için gelmiş olması, karmalarını temizlemek ve belirli sınavları geçmek ve bir şeyler öğrenmek amacıyla gelmiş olmasıdır.

Bu örnekte de görüldüğü gibi eğer bu kişiye kendi dileği olmadan bir yardım yapıyorsanız o kişi bu zor durumdan bir sonuç çıkaramayacak ve bir şey öğrenemeyecektir. Belki o kişinin daha tutumlu olmayı, sosyal olmayı, empati duymayı vb. konuları öğrenmesi gereklidir. Faka siz yardım ettiğinizde kişi bunları öğrenemeyecek, yeni bir sınav vermesi veya sizin o sınavı kendi üstünüze almanız gerekecektir.

Canan Yıldırım ile yoga, karma, aşk ilişkileri ve hayata dair yoga felsefesi sohbetleri için work shop ve yoga kamplarına katılın.
Canan Yıldırım ile yoga, karma, aşk ilişkileri ve hayata dair yoga felsefesi sohbetleri için work shop ve yoga kamplarına katılın.

Bu kişiler dünyaya gelmeden, ana rahmine düşmeden önce, hayat sınavından geçebilmek ve ruhun huzura erebilmesi için, anlaşmalarını yapmış, gelişimlerini tamamlayabilmek için ailelerini, anne ve babalarını, arkadaş ve iş çevrelerini, yaşayacakları yeri hatta tekamülün, olgunlaşmanın, ilerleme ve gelişmenin artık ilerleyemeyecek hale gelmesi neticesinde başlarına gelebilecek olası hastalıkları hatta ölümleri bile kendileri kabul etmiş veya seçmiş, karşılaşacakları sınavları zorluklarını da tekamüle göre belirlemiştir. Ergenlikte çocukların aileleriyle anlaşamamalarının en büyük nedeni budur. Aileler çocuklarına, çocuklar da ailelerine bir şeyler öğretmek için birbirlerini seçerler.

Bir diğer konu da egodur. Ego herkeste vardır. İnsan yaradılışı itibari ile ego ve nevroz ile büyür. Doğduğunda belki buna sahip olmasa bile çevresinde gördüğü insan ve nesneler onun egosunun büyümesine neden olur. Prenses ve krallar gibi yetiştirlen kadın ve erkek çocuklar, iş okul veya aşk hayatlarında ailelerinden yetiştilirken gelen bu aşırı ilgi ve sevgiyi bulamayabilir.

Günümüzde bipolar bozukluklar, manik depresif ruh halleri vb birçok psikolojik rahatsızlığın da temel nedeni budur. El bebek gül bebek büyüyen bireyler, büyüdüklerinde artık başrolde değillerdir. Hatta okul hayatında çok başarılı olsalar bile iş hayatında emir altında çalışmak “ego” için dolayısıyla o birey için hiç de hoş olmayacak, kendini yetersiz ve güçsüz görecek dolayısıyla birçok psikolojik rahatsızlık baş gösterecek. Kendilerini alışverişe verip aşırı para harcamaya başlamak, olduğundan farklı veya daha güzel görünmeye çalışmak için sürekli kıyafetler ve takılar almak, öyle ki estetik operasyonlar, dolgular, saç rengini değiştirmek, dövmeler yaptırmak, sürekli sevgili değiştirmek, ilişkilerde mutlu ve tatmin olmamaya başlamak, aileden kaçış, sürekli seyahat etme isteği (bu da bir kaçıştır.), ani duygu değişimleri, çabuk sinirlenme, ağlarken birden kahkahalar atmaya başlamak, başkalarının zihnini okumak! Okunan zihinlerle kafada senaryolar yazmak en kötüsü de bunlara inanmak gibi durumlar hep egonun işidir.

 Ego törpülenemez ise hayatta büyük acılar çekilir.

Arkadaş seçimimiz bile bu kadar önemliyken, hayat arkadaşı, eş, sevgili seçmenin ne kadar önemli ve dikkatli yapılması gereken bir konu olduğunu siz düşünün. İnsanların enerji alanları, karmaları, bedenleri içlerinde barındırdıkları tüm enerjiler birbirlerini etkiler.

Bu noktada, yoga felsefesinde ilk basamakta yer alan “yamalar” yani yapılmaması gerekenler arasında bulunan “brahmaçarya” yani tensel zevklerin denetim altına alınması konusuna biraz değinelim.

Evrendeki en büyük enerji olan kundalini enerjisi omuriliğimizin en alt üçgen sakrum kemiğinde yer alan rahatlatıcı, saf yaşam enerjisi, içimizdeki saf arzunun gücüdür. Bu enerji kişileri ya yaratıcılığa ya da cinselliğe sevk eder.

Cinsel birleşme en büyük birleşme enerjisidir. Bu nedenle kişiler kendilerini yoldan çıkaracak, hedeflerinden ve yollarından sapmalara neden olacak, çok farklı hayat görüşlerine sahip kişilerle birleşme yaşadıklarında yaşamları alt üst olabilir.    Bunun nedeni ise bu birleşme sırasında kişilerin auralarının ve beden bilgilerinin birleşmesidir. Bu nedenledir ki uzun yıllar birlikte yaşayan çiftler veya kişiler zamanla birbirlerine benzemeye başlarlar. Yanlış kişilerle birlikte olanlar ise yaşam amaçlarını kaybederek ve mutsuz bir hayata, depresif veya manik depresif ruh haline sahip olurlar.

Yoga ve Kundalini felsefesine yapılmaması gereken şeyler arasında olan brahmaçarya konusunu yani tensel zevklerin denetim altına alınmasını sağlamanın çeşitli yolları vardır. Buna göre kişiler cinselliğe düşkünlüğü ancak yaratıcılık ve yeni şeyler öğrenerek veya deneyimleyerek engelleyebilir.

Kısaca ruh eşimizi seçerken yolumuza en uygun ve tamamlayıcı kişileri seçerek ilerlemeye devam etmeliyiz. Seçtiğimiz kişileri değiştiremeyeceğimizi bilmeli ve buna göre davranmalıyız. Yaşamda dengeyi yakalamalı yaşam enerjimizi dikkatli kullanarak bedenimizde saklı olan hayat bilgisini yolumuza en yakın kişiyle paylaşmalıyız.

 

 

 

 

 

 

CANAN YILDIRIM İLE AŞK VE BAĞIMLILIKLAR ÜZERİNE YOGA SOHBETİ 16. YOGA SUTRA: BAĞLARDAN ÖZGÜRLEŞMEK BAĞIMLILIK VE KISKANÇLIK

 

Kutsal metinlerden Patanjali'nin yoga sutraları ve bunların yaşama uyarlanması ile ilgili Yoga felsefesi sohbetleri, yoga, nefes, kilo konrolü, personal training derslerine katılmak için hemen randevu alın. Alsancak, İzmir.
Kutsal metinlerden Patanjali’nin yoga sutraları ve bunların yaşama uyarlanması ile ilgili Yoga felsefesi sohbetleri, yoga, nefes, kilo konrolü, personal training derslerine katılmak için hemen randevu alın. Alsancak, İzmir.

Herkes umarım muhteşem bir haftasonu geçirmiştir. Geçirmemiş olanlar için ise bağlardan özgürleşmek, esaretten, bağımlılıklardan, acıdan ve egodan kurtulmak adına bir makale hazırladım ve bu makale Patanjalinin 16. Yoga Sutrası olan: “Tatparam prusha khyateh guna-vaitrishnyam”

İle ilgili. Bu sutranın türkçesi aşağıdadır.

           Bağlardan özgürleşmenin-bağlanmamanın en yüksek durumunda, tüm arzular gerçek Öz’le birleşmeden dolayı kaybolur.

Şimdi bu sutrayı yaşamla harmanlayarak inceleyelim.

Kişi atmanın bilgisiyle doğanın herhangi bir tezahürünü arzulamayı bıraktığı zaman bu en yüksek bağlanmamadır.

Yani arzu olmazsa özle birleşirsin. Bir şeyi çok istersek özgürleşemeyiz. Özgürleşememek kurtuluş yolunda, aydınlanma yolunda ilerlememizi engelleyen etkenlerden biridir. Çok istemek özgürleşmeyi yok eder. Çok istemeyi bırakmalı ve bu sayede asla hiçbir şeye bağımlılık derecesinde bağlanmamalıyız

Daha önce de dediğimiz gibi bağlanmamak kayıtsızlık değildir. Aksine bağlanma, bağımlılıklar, esaret, keder ve üzüntüyü beraberinde getirir. Bu nedenle pek çok insan yoga felsefesini, bencil ve gayri insani bularak reddediyor. Fakat aslında bu böyle değildir, hatta bunun tam tersidir. İnsan sevgisi bir çok insana göre onların bildiği en yüksek duygudur. O bizi bencillikten kurtarır, bu sevgiyle birlikte paylaşmayı, değer vermeyi, önemsemeyi belki de disiplini bile öğrenebiliriz. Fakat aynı zamanda sahiplenici ve özeldir. Sahiplenmek kıskançlığı beraberinde getirir. Kıskançlık, sahiplenmek egosal duygulardır. Kıskançlık kötü sözü, şiddeti ve esareti beraberinde getirir. Eğer bir kişiyi gerçekten özünü seviyorsak onu kıskanmayız. İçimiz her zaman rahat ve nötrdür. Kıskançlık beraberinde hem kendimiz hem karşı taraf acısından acıyı da getirir.

Çünkü kıskançlık karşılaştırmadır. Kendini veya başkasını kıyaslarsın. Yahut kişiyi ilk tanıştığında tanıdığın zamanla kıyaslarsın.O kişi daha güzel, daha kaslı, daha zeki, daha zengin… Kendini veya başkasını karşılaştırmayı kıyaslamayı bırakırsan kıskançlık kaybolur.  Gerçek aslında tektir ve nettir. En başta gördüğün kişidir ama sen bunu o an göz ardı ettin ve egona yenik düştün.

Bir taşı kıskanabilir misin? Ya da bir ağacı? Ateşi veya suyu kıskanabilir misin? Su her yerden geçebiliyor sen geçemiyorsun. Bulunduğu kabın şeklini alıyor. Hatta buhar olup uçabiliyor, çiğ olup yaprakların üzerine düşüyor ve hiçbir zaman kaybolmuyor. Suyu kıskanman gerçekten çok acı verici olabilirdi. Kendini sadece insanlarla kıyaslıyorsun çünkü bu öğretildi. Onun sevgilisi daha güzel, onun arabası daha hızlı, onun çocuğu daha zeki, başarılı veya yetenekli gibi.

Fakat kendini diğer insanlarla da kıyaslaman çok saçma çünkü diğer insanlar da doğadaki ağaç gibi, su ve ateş gibi eşsiz. Sen de diğer insanlardan farklı, eşsiz ve orjinalsin. Bunları egon şişsin diye söylemiyorum sadece tanrı her zaman orjinal yaratır. Hiç bir şey bir diğerinin aynısı değildir olamaz. Aynı görünse bile tıpa tıp aynı bile olsa aynı değildir.

Eski bir Sufi hikâyesi vardır: (Alıntı)
Bir adam çok acı çekiyormuş ve her gün Tanrı’ya dua edip, “Neden ben? Başka herkes çok mutlu görünüyor, ben neden böyle acı çekiyorum?” diyormuş. Bir gün büyük bir umutsuzlukla Tanrı’ya dua etmiş: “Bana başka herhangi birinin acısını verebilirsin, onu kabul etmeye hazırım ama benim acımı al. Artık dayanamıyorum.”
O gece güzel bir rüya görmüş―güzel ve çok açıklayıcı. O gece rüyasında Tanrı’nın gökyüzünde görünüp herkese, “Bütün acılarınızı tapınağa getirin,” dediğini görmüş. Herkes kendi acısından bıkmış durumdaymış―aslında herkes hayatının bir döneminde, “Herhangi birinin acısını kabul etmeye hazırım ama benimki al; benimki çok fazla, dayanılmaz,” diyormuş.
Böylece herkes kendi acılarını torbalara doldurmuş, tapınağa gitmiş ve herkes çok mutlu görünüyormuş; artık dualarının kabul olduğunu düşünüyorlarmış. Bizim adam da tapınağa koşmuş.
Tanrı, “Torbalarınızı duvar kenarına koyun,” demiş. Bütün torbalar duvar kenarına konmuş ve Tanrı, “Şimdi seçebilirsiniz,” demiş. “Herkes istediği torbayı alabilir.”
Ve en şaşırtıcı şey şuymuş: bu her zaman dua eden adam, başka herkesten önce kendi torbasını seçebilmek için yanına koşmuş! Ama çok şaşırmış çünkü herkes kendi torbasına koşuyor ve tekrar onu seçmekten mutlu görünüyormuş. Ne oluyormuş? İlk defa olarak herkes başkalarının sefaletlerini, başkalarının acılarını görüyormuş―onların torbaları da büyükmüş, hatta daha da büyükmüş!
Ve ikinci sorun şuydu ki, insan kendi acılarına alışıyordu. Şimdi başka birininkini seçmek―torbada ne tür acılar olduğunu kim bilebilirdi? Uğraşmak niye?  En azından kendi acılarını tanırsın, onlara alışmışsındır, katlanılabilirler. Yıllarca onlara katlanmışsındır―niye bilinmeyeni seçesin?
Herkes evine mutlu bir şekilde dönmüş. Hiçbir şey değişmemiş, aynı acıları geri götürüyorlarmış ama herkes kendi torbasını alabildiği için mutluymuş ve gülümsüyormuş.
Ertesi sabah Tanrı’ya dua etmiş ve, “Dua için teşekkür ederim,” demiş. “Bir daha asla böyle bir şey istemeyeceğim. Sen bana her ne verdiysen iyidir, benim için iyi olmalı ki bana verdin.”

Kıskançlık yüzünden sürekli acı çekersin, acı çeker ve acı çektirirsin. Sahte davranmaya ve yalan söylemeye, yoldan çıkmaya, şeytani planlar kurmaya başlarsın. Kendin değil bir kopya gibi davranırsın. Kıskançlıkla yaşanan sevgi cehennem gibidir.

Atman sevgisi öyle değildir. Yoga felsefesiyle ilgilenmeyen ve bilmeyen insanlar, diğer insanları sadece onları güzel oldukları, zeki oldukları, komik veya zengin oldukları için severler. Atman sevgisine göre ise sadece gerçekte ne iseler o oldukları için sevilir

Bu kavram ilk başta biraz karmaşık görünebilir. İnsanları gerçekte, özünde ne iseler o oldukları için sevmek, belirsiz ve göreceli bir kavramdır. İnsanların gerçekte özleri Atmandır ve içimizdeki Atmanı sevmek onu her yerde, her koşulda sevmektir.

Her yerde Atmanı sevmek, doğanın herhangi bir tezahürü önüne geçip, doğanın ve onu içindeki gerçekliğe girmektir. Böyle bir sevgiyi sınırlı zihnimizle şu anla anlamamıza imkan yoktur. Çünkü bu sevgi çok engindir. Yinede anlatmak gerekirse söyle açıklayabiliriz, şimdi dünyada en çok sevdiğimiz kişiyi düşünelim. Çok sevdiğimiz bu kişiye karşı duyduğumuz sevginin sonsuzlaşarak ve derinleştiğini ve geliştiğini hayal edelim. Yani çok sevdiğimiz birinin sevgisinden çok daha büyük ve huzur dolu olan hali.

Bunu bir örnekle açıklayalım. Şimdi çok aşık olduğumuz birini düşünelim. Sonra bu kişiye neden aşık olduğumuzu, nelerini sevdiğimizi düşünelim. Hangi özellikleri bizi etkiledi? Fiziksel görünüşü mü? Zekası mı? Maddi durumu mu? İş başarısı veya iş hayatı mı? Aile hayatı mı? Bize davranışları mı?

Şimdi bu soruların cevaplarını uzun uzun düşünelim. Aşık olmamıza neden olan ne? Bir bir gelen cevapların hepsi yani bu kişinin eşsiz ve kimseye benzemez olduğu düşüncesinin nedeni bizim cehaletimizdir. Aynı evreni olduğu gibi göremiyor olmamız gibi. Onu olduğu gibi görebiliyor olsaydık ufuk ile yerin birleştiği gibi bir göz yanılgısına düşmezdik. Ya da yerdeki ipi karanlıkta yılan sanmazdık. Şu anki algılarımız dünyayı algılamaya bil yetmez iken karşıdaki insanı tanıdığımızı ve aşık olduğumuzu düşünmek büyük bir yanılgı olabilir.

İnsanlar ve evren hakkında algılama konusunda gerçekten büyük bir cehalet içindeyiz. Eğer bunu duyduğunuzda sinirleniyor ve cehalet mi? Ben cahil miyim gibi düşüncelere takılıyorsanız, aydınlanma yolunda uzun bir mesafe kat etmeniz gerekecek. Çünkü gerçeklik algınız dış tezahürlerle sevdiğiniz kişinin karakteri, ve kişisel nitelikleriyle ayrıca kendi ego duygumuzun da buna tepki verme tarzıyla engellenmiş, bulutlanmış ve bulanıklaştırılmıştır.

Fakat üzülmeyin bu zayıf algı parlaması geçerli bir ruhsal deneyimdir. Zihnimizi arıtmaya ve bizi bekleyen gerçek, çok daha büyük olan asıl sevgiye uygun hale gelmeye teşvik eder.

Tüm bunlar kulağa üzücü gibi gelse de tüm gerçek sandığınız aşklar eninde sonunda size büyük üzüntüler yaşatır. Bunun nedeni hayatın dualiteden ibaret olmasıdır. Yeterince mutlu olduğunuzda mutsuz anlarınız da gelecektir. Hiçbir zaman hiç kimse sürekli aşırı mutlu veya aşırı mutsuz bir yaşam süremez.

Şu an hissettiğimiz aşk veya insan sevgisi gelip geçici ve huzursuzluk yaratıcıdır. Oysa yoga felsefesindeki Atman sevgisi böyle değildir. Kesinlikle istek, arzu ve egodan yoksundur. Güvenli, ebedi ve sakindir.

Bunun nedeni ise seven ve sevilenin bir olmasıdır.

Kıyaslamayı bırakırsan kıskançlık yok olur. Acımasızlık, sahtelik, kötülük yok olur. Kendini tanı, büyü, farkına var. Brahmanın (mutlak olan) seni yaratımına saygı duy. O zaman bu hayatta cehennemi değil cenneti yaşayabilirsin. Cennetin kapıları her zaman senin için sonsuza kadar açık fakat sen güzellikleri görmeye başlayınca bunu farkedeceksin. Bu tabirlerin hepsi metaforiktir. (Cennet veya cehennem kavramlarını yaşamdaki mutlu veya mutsuz zamanlarınızı geçirdiğiniz zaman ve mekanlar olarak düşünülebilir.)

Şimdi tüm bunları bir başka kutsal metin olan Bhagavad Gita’dan bir alıntı ile tamamlayalım:

Su sürekli okyanusun içine akar.

Fakat okyanus asla karışmaz.

Arzu görenin zihnine akar.

Fakat o asla karışmaz.

Gören huzuru bilir.

Arzuyu unutan huzuru bilir.

O arzulamadan yaşar.

Egosuz, gurursuz.

Instagram: Luminy Life

Bilgi ve randevu için 0531 525 77 47

ESNEKLİK ANTRENMANLARI, VÜCUT GELİŞTİRME VE YAŞAM KALİTESİ İZMİR

Herkese merhabalar

Hiç esnek olmasanız bile yoga ile esnekliğinizi arttırabilir, antrenmanlarınızı daha verimli hale getirebilirsiniz.
Hiç esnek olmasanız bile yoga ile esnekliğinizi arttırabilir, antrenmanlarınızı daha verimli hale getirebilirsiniz.

Bugün esneklik antrenmanlarının önemini, esneklik antrenmanlarını neden yapmalıyız konusunu konuşacağız. Günlük yaşamda hareketsiz kalmak, teknolojik ilerlemeler ve tekrarlayan hareketler nedeniyle oluşan postür bozuklukları nedeniyle bazı kaslarımız çok çalışırken, bazı kaslarımız da az çalışıyor. Az çalışan kaslarımız gevşek ve uzun kalırken, çok çalışan kaslarımız kısa ve sıkı oluyor. Bu farklılıklar hem antrenman kalitemizi olumsuz etkiler, hem de sakatlanma, incinme risklerini arttırabilir. Bunların yanı sıra yaşlandığımızda kas, sinir ve iskelet sitemimiz de gençliğimizeki gibi çalışmayacağından yaşam kalitemizi korumamız açısından esneklik antrenmanları çok önemlidir.

Şimdi esneklik ve mobilitenin antrenmanlarımızı nasıl etkileyebileceğini veya nasıl duruş bozuklukları oluşturabileceğini inceleyelim. Örneğin gastrocnemius, soleus, peroneals, adductors, iliotibial head, hip flexors, biceps femorisin kısa başı gibi kaslarımızın gergin ve sıkı olması nedeniyle pronation distortion syndrome ayakların içe bükülmesi ve dizlerin içe dönmesi durumu gerçekleşebilir. Burada uzamış kaslar ise anterior ve posterior tibialis, vastus medialis, gluteus medius,  maximus ve hip external rotatorsdur.

Böyle bir durum anrenmanlarda yapacağımız hareketleri de etkiler. Peki nasıl? Bir kasın esnek ve aynı zamanda da güçlü olması, esneklik ve mobilite  (kasın en geniş açıda hareket etme özelliği) niçin önemlidir ? Hareketleri yaparken örneğin bir squat hareketini düzgün yapamıyor isek, dizler içe veya dışa gidiyor, gövde öne düşüyorsa, kalça yeterince geriye gitmiyor ve dizler çok önde kalıyorsa, esneklik ve mobilite konusunda veya postürümüzde bir problem olduğunu düşünebiliriz. Eğer bunları düzeltmezsek  vücut rahat ve dengeli bir pozisyon alamaz, bel, boyun, sırt, ve kas ağrıları gibi çeşitli ağrılar oluşabilir. Öyle ki vücudumuzun alt tarafında hatta ayaklarımızda olan bir yanlış pozisyon üst gövdemizdeki duruşumuzu bile etkileyebilir. Hareketler esnasında sakatlanma ve incinmelere neden olabilir. Kasları antrenman öncesi antrenmana hazırlar, antrenman sonrası da rahatlatırsak, vücuttaki kan dolaşımını sağlar, oksijen ve besinin gerekli yerlere ulaşması, kasların beslenmesini, gelişmesini ve toparlanmasını daha rahat sağlamış oluruz.

Esnekliğimiz ise bir çok faktöre bağlıdır. Esnekliğimizi etkileyen faktörler arasında kalıtım, bağ doku elastikiyetleri, eklem yapısı, gövde kompozisyonu, cinsiyet, yaş, eski yaralanmalar, tekrarlı hareketler, eklemi çevreleyen tendonların ve derinin kompozisyonu (daha çok aşırı kilolu insanlarda görülebilir), karşı kas grupları mukavemeti ve aktivite düzeyini sayabiliriz.

Esnekliğimizin artmasıyla hareket açılarımız genişler (ROM: Range of motion) ve nöromusküler etkinliğimiz de artar. Bunun nedeni ise nörümüsküler etkinlik ile yani beyin ve kaslarımızın arasındaki ilişkinin gelişmesi ile sinir sistemimizin odaklanması ve zihin ile bağlantısının güçlenmesidir.Neuromuscular activation yani nöromüsküler etkinlik, beyin, sinir sistemi ve kaslarımız arasındaki ilişkinin gelişmesidir. Egzersiz çeşitliliğinin artmasıyla farklı kas gruplarının aynı anda çalışması ve bu sayede kas gücününü arttırmaya başlayabiliriz. Peki nöromüsküler etkinliğini geliştirmek neden çok önemlidir? Şu an olmasa bile yaşlandığımızda kas kitlemiz de azalacak. Kas kitlemiz azaldığında ise daha güçsüzleşecek, kolaylıkla denge kayıpları, sakatlıklar ve incinmeler yaşayabileceğiz. Fakat nöromüsüler etkinliğimizi arttırdığımızda  daha uzun ve yaşlılığımızda bile sağlıklı bir yaşama kavuşabiliriz.

Esneklikten bahsederken üzerinde konuşmadan geçemeyeceğimiz bir konu da Golgi Tendonudur. Esneklik hareketleri yaparken örneğin hamstring yani arka bacak kaslarımızı esnetirken, otururken ayaklarımıza doğru uzanmış halde, parmaklarımızın gidebildiği en son noktada sabit olarak 30 saniye boyunca beklersek, golgi tendonu beyne herhangi bir tehlike olmadığı ve vücudumuzun sadece esneme yaptığı uyarısını verecek ve böylece golgi tendonu aracılığıyla hamstring kaslarımız biraz daha uzayabilecektir. (statik esneme) Bu nedenle yogacılar özellikle yin yoga gibi yoga çeşitlerinde uzun süreler bir pozda sabit olarak kalır. Bu hem esnekliğimizi arttırı hem de normal antrenmanlarımız boyunca hareket açıklığımızın geniş olmasını sağlar. Golgi tendonları kas ve tendonun buluştuğu noktada olurlar.

Bugün dört esneme çeşidinden bahsedeceğim. Self Myofascial (self miyofasyal, SMR) esneme, aktif izole esneme dinamik esneme ve statik esneme.

Self miyofasyal esneme var olan kas düzensizliklerinin düzeltilmesi, tetikleyici noktaların azaltılması, aşırı aktif kas hareketinin önlenmesi için uygulanır. Örneğin soğukta kaldığımızda da sırtımızda kulunç diye tabir edilen kas veya kası saran zar içerisindeki gerilimin artmış olması nedeniyle kısalmış olan kasın gevşeyememesi nedeniyle oluşan kas düğümcükleridir ve ağrılara neden olur. Self miyofasyal esneme, sinir sistemi ve vücuttaki fasial sisteme odaklanmış bir esneme tekniğidir. Fasyalarımız kasların üzerindeki bağ dokuların oluşturduğu zardır. Latinceden gelir bant demektir.  Self miyofasyal esnemede, oluşan bu kas düğümlerini ve fasyaları, foam roller, tenis topu vb baskılayıcı şekillerde rahatlatıyoruz.

Aktif izole esnemede ise her esnemede 1, 2 saniye esnemiş şekilde kalınır. 5-10 tekrar ve 1, 2 set yapılabilir.

Dinamik esneme hareketli bir şekilde kasları esnetmedir. Antrenman öncesi ısınma için kullanılabilir 10 tekrar, 3-10 egzersiz ve 1 set uygulayabiliriz.

Statik esnemeyi 1 veya 2 set 30 saniye boyunca esnemiş halde kalarak uygulayabilirsiniz. Antrenman sonrası yaptığımız klasik esneme hareketleridir. Antrenman sırasında kuvveti azaltabileceği için antrenman öncesi yapılmasını tavsiye etmiyoruz. Statik esnemede hareket mekanizması resiprokal ya da otojenik inhibisyon, dinamik esneme ve aktif izole esnemede ise hareket mekanizması resiprokal inhibisyondur. Otojenik inhibisyon bir kası esnetirken 30 saniye bekledikten sonra golgi tendonunun vücuda herşey yolunda, tehlike yok sinyalini vermesi ile kasın kendi kendine esnemeye devam etmesidir. Resiprokal inhibisyon ise kasımızın kasılırken örneğin biceps curl hareketinde bir tarafın (biceps) konsantrik kasılırken, diğer tarafın (triceps) eksantrik uzamasıdır.

Aşağıdaki videolarda dinamik, aktif izole ve self miyofasyal esnemeye örnekleri bulabilirsiniz. Sırt ağrıları olan kişilere için özellikle son videoyu izlemelerini tavsiye ediyorum. Eğer daha önce fitness ve esneklikle ilgili çalışmalar yapmadıysanız bir uzmana danışarak uygulamanız daha iyi olacaktır. Umarım faydalı olmuştur. Uzaktan eğitim ve online dersler için bana ulaşabilirsiniz. Youtube kanalını daha da aktifleştirip antrenmanlar koymaya başlayacağım takipte kalınız. Herkese Korona’dan uzak, bağışık ve süper bir haftasonu diliyorum.

Canan Yıldırım

Instagram: Luminy Life

0531 525 77 47

 

 

 

KORONA GÜNLERİMİZİ NASIL DEĞERLENDİRİYORUZ? ONLINE KOÇLUK DESTEĞİ VE EV EGZERSİZLERİ (İZMİR)

 

Herkese merhabalar

Dünya’da ve ülkemizde gerçekten de hiç hayal bile edemeyeceğimiz şeyler oluyor. Kim derdi ki bir gün gelecek ve tüm Dünya evden çıkmaya korkar olacak. Belki rüyamızda bile görsek inanmayabilirdik böyle bir şeyin olacağına. Tabiki her şeyin olduğu gibi bunun da bir sonu gelecek ve bundan da öğrenmemiz gereken bir çok çıkarım var. Aslında bu günlerin olması belki de bir çoğumuzun hayatında çok önemli değişimler geçekleştirecek. Kimimiz bu güne kadar yaşadığı hayatı şöyle bir gözden geçirip, “bu güne kadar ben ne yaptım? Ya da ne yapıyorum?” diyecek. Kimimiz geçim derdinde Kimimiz üç günlük dünya ya yarın ben de ölsem, o zaman son günlerimde neler yapardım diyerek ölmeden önce yapılacaklar listesinin tarihini öne çekecek.

Aslında şu an dünya büyük bir karma yaşıyor. İnsanoğlu yüzyıllar boyunca hem doğayı hem kendini yok edip durdu. Hatta doğada insandan daha zararlı bir canlı yok diyebiliriz. Acaba tüm bu yangınlar, salgın hastalıklar, doğanın insanları kendine getirmek için gerçekleştirdiği bir uyarı mı? Doğa bize “ben olmazsam siz de olmazsınız.” ı kibarca ve an anlayabileceğimiz dilde öğretiyor mu? Dünyanın bir çok yerinde balıklar çoğaldı, hava ve çevre temizlendi ve doğa yeniden canlandı. Herkes işe gitmeyi bırakınca trafik azaldı. Egzoz dumanları artık havayı eskisi kadar kirletemiyor. Yolda arabadan sigara ya da çöp atan magandaların sayısı da büyük oranda düştü. Gerçi şimdi de yüz maskelerini fırlatanlar var ama yine kendi kendilerine ve çocuklarına zarar veriyorlar.

Aslında yapılacak şey çok basit bu aralar dışarı çıkmamak. Eğer kendi kendinze yetemiyorsanız, sürekli birileriyle olmak, bir şeyler yapmak isteğindeyseniz bu zamanlar sizin için çok zor geçecek ve dışarı çıktıkça da bu konu uzayıp gidecek. Biraz sabır ve kendi kendimize yetebilme ile tüm bu zorlukların üstesinden gelebiliriz. Ben de bu konularda size yardımcı olmak için buradayım.

Bugün bacak ve kalçalarınız için evde lastikle yapabileceğiniz iki egzersiz videosu ekliyorum. Direnç bandı ile air squat ve lateral tube walk Bu egzersizler quadriceps, hamstring ve glute kaslarınızı çalıştırır. Yani ön bacak, arka bacak ve kalça. Daha önce bu tarz antrenmanlar yaptıysanız dinlenme ve set sürelerini siz belirleyebilirsiniz. Daha önce yapmadıysanız postürünüzün duruşu, egzersiz ve dinlenme süreleri hakkında bana danışabilirsiniz. Bu süreler önemlidir. Hareketleri yanlış yapasanız zamanla duruş bozukluğu veya sakatlıklar olabilir. Yazının sonunda tekrar instagram hesabını ve telefon numaramı belirteceğim buradan benimle iletişime geçebilirsiniz. (Luminy Life)

 

Şimdi evde benimle birlikte neler yapabilirsiniz bunlardan size en uygun olanını seçelim. Birlikte yapabileceğimiz egzersiz ve koçluk programları nefes çalışmaları, yoga dersleri, esneklik, kuvvet, güç antrenmanları, fonksiyonel antrenmanlar, pilates dersleri, evdeki eşyalarla yapabileceğiniz egzersizler, vücut şekillendirme ve kilo vermek için kişiye özel programlar yani personal training programları. Bu derslerden bazıları bire bir bazıları grup dersleri şeklinde yapılabilir.

Bire bir yaptığımız personal training dersleri dediğimiz derslerde tamamen size özel bir program hazırlanır. Bu programda sizin dinlenik nabzınıza göre yapacağım heseplamalar, çeşitli efor, esneklik testleri ve postür analizinize göre, duruş bozuklukları, ile, yağ yakımına, vücut şekillendirme, kuvvet ve performans arttırma ve bunun gibi sizin seçeceğiniz bir çok hedefe yönelik sadece size özel olarak programlar hazırlayacağım.

Grup olarak alacağınız müzik eşliğinde yağ yakımı veya vücut şekillendirmeye yönelik curcuit training, crossfitt ve hit tarzı antrenmanlar ise sinerji ve grup enerjisi ile yine yüksek motivasyonla katılabileceğiniz derslerden.

Dilerseniz yoga, pranayama, nefes ve meditasyon dersleri alır veya yoga felsefesi sohbetleri yapar, yoga felsefesine açısından karma ve Korona virüs ile dünyanın karmasından kendi özümüze bir yolculuk yapabiliriz veya sizin seçeceğiniz günlük yaşamdan herhangi bir konuyu yoga felsefesi bakış açısından değerlendirebiliriz.  Bu dönemde özellikle dernekler, topluluklar ve takımlar online olarak bir araya gelip çeşitli organizasyon, faaliyet veya etkinlikler düzenleyebiliryor ve bu online birleşme bu dönemi rahat atlatmamızı sağlıyor. Geri dönüşlerinizi, yorum veya fikirlerinizi bekliyorum. Uzaktan eğitim ve online dersler için bana ulaşabilirsiniz. Youtube kanalını daha da aktifleştirip antrenmanlar koymaya başlayacağım takipte kalınız.

Herkese huzurlu, eğlenceli ve sağlıklı günler!

Canan Yıldırım

Instagram :Luminy Life

0531 525 77 47

2020 YILI BİLİNÇLİ FARKINDALIK, YOGA TERAPİ, KİŞİSEL GELİŞİM, EĞİTİM VE KAMPLARI İSTANBUL, İZMİR, ANTALYA, ÇEŞME, FETHİYE, MARMARİS.

Mindfulnes yani bilinçli farkındalık egzersizleri, nefes çalışmaları, yoga, meditasyon ve sanat kamplarımız devam ediyor.
Mindfulnes yani bilinçli farkındalık egzersizleri, nefes çalışmaları, yoga, meditasyon ve sanat kamplarımız devam ediyor.

Merhabalar, Luminy Yaşam Koçluğu ve Sağlık Merkezi bilinçli farkındalık, arınma ve yenilenme programları, eğitimleri ve kamplarıyla yaz, kış yeni yılda da sizlerle. Fiziksel egzersizlerin, zihinsel çalışmaların ve ruhun huzurunu sağlayıcı, içerisinde sanat, doğada tuval üzerinde resim çalışmaları, meditasyonlar, nefes egzersizlerini de içeren eğitim programları ile, bedeni zihin ve ruh bütünlüğünüzü sağlayın, vücudunuzu toksinlerden arındırın, iş yaşamının stresinden, aile problemlerinden, okul ve sınav stresinden, ofis gerginliklerinden kurtulmanızı sağlarken, kriz yönetimi, problem çözümü, verimliliğin

Çeşme, Alaçatı Nea Garden Butik Otel'deki Mindfulness kampımızdan bir kare. Mindfulnes egzersizleri sonrası doğada tuval üzerinde resim ve sanat çalışmaları.
Çeşme, Alaçatı Nea Garden Butik Otel’deki Mindfulness kampımızdan bir kare. Mindfulnes egzersizleri sonrası doğada tuval üzerinde resim ve sanat çalışmaları.

artması, depresyonun önlenmesi, bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi, zindelik ve gençlik kazandırır. Program içerikleri hakkında ayrıntılı bilgiyi bu sayfada bulabilirsiniz. Programlarımız haftasonu kampları, 3 günlük, 7 günlük veya seçilen konulara göre artıp azaltılabilir. Program boyunca olumlama, stres yönetimi, yaşam amacı gibi kişisel gelişim konularından seçebileceğiniz gibi bunların yanısıra nefes, yoga terapi, mindfulness egzersizleri ve meditasyonlar uygulanacaktır.

Daha önce hiç spor yapmamış olabilirsiniz veya birtakım sağlık durumlarınız olabilir. Doktorunuzun izin verdiği ölçüde, size en uygun egzersiz programlarıyla, doğa içinde veya kapalı alanda yaptığımız bu aktiviteler yaşam standardınızı kesinlikle yükseltecektir. Düzenli spor aktivitesi Kalp krizi, Yüksek tansiyon, şeker hastalığı, kanser riski ve bunun gibi rahatsızlıklara yakalanma riskini azaltır. Telaş ve depresyonu önler, kemikleri güçlendirir, hareket kabiliyetini arttırır.

Farkındalık ve yoga terapi kampları, eğitimleri ve seminerleri artık İstanbul, İzmir, Çeşme, Antalya, Fethiye, Marmaris ve doğanın muhteşem olduğu birçok yerde. Bize katılın.
Farkındalık ve yoga terapi kampları, eğitimleri ve seminerleri artık İstanbul, İzmir, Çeşme, Antalya, Fethiye, Marmaris ve doğanın muhteşem olduğu birçok yerde. Bize katılın.

FARKINDALIK VE YOGA TERAPİ EGZERSİZLERİ:

Farkındalık ve yoga terapi dersleri ile, enerji kanallarınızı, çakralarınızı açıp, kaslarınızı esnetirken aynı zamanda da güçlendirip, duruş bozukluklarını önleyeceksiniz. İş yaşamınızda, aile ve arkadaş ilişkilerinde, okul hayatında farkı, başarılarınız ve kazanımlarınızla hemen göreceğiniz bu terapiler artık ulaşılabilir ve her yerde uygulanabilir halde. Kamplar ve eğitim sonrasında da yaşam boyu sizi destekleyecek olab bu programlardan öğrendiklerinizi, evlerinize döndüğünüzde de çok kısa vaktinizi ayırarak uygulayabileceksiniz. Sabahları nefes çalışmlarınız ve basit zindelik hareketleri ile sadece 15 dakikanızı ayırarak güne muhteşem başlamaya devam edeceksiniz.

Canan Korkmaz ile  Mindfulness, nefes, yoga ve pranayama çalışmaları, eğitimleri ve kampları İstanbul'da.
Canan Yıldırım Korkmaz ile Mindfulness, nefes, yoga ve pranayama çalışmaları, eğitimleri ve kampları İstanbul’da.

OLUMLAMA SEMİNERİ: 

Hayal ettiğimiz şeyi yaşadığımız için pozitif düşünmek geleceğimizi pozitif bir şekilde inşa edebilmemiz için çok önemlidir. Aklıma gelen başıma gelir sözü bunu çok iyi ifade eder. İyi şeyler düşünürsek iyi şeyler başımıza gelir. Bazı insanların doğuştan şanslı olduğunu düşünürüz. Oysa onlar pozitif düşünerek kendi şansını yaratanlardır. Gelin birlikte pozitif düşünmenin ne kadar kolay olduğunu görelim. Olumlama seminerleri her yaştan insan için gerekli ve motive edicidir.

VÜCUT DİLİ:     

Her ne kadar söylediklerimiz düşüncelerimizi yansıtıyor gibi görünse de, gözler kalbin aynasıdır sözünün de belirttiği gibi aslında vücudumuz bizim söyleyemediğimiz bir çok konuda bizi ele verir. İşte siz de çevrenizdeki insanların vücut diliyle size ilettikleri mesajları anlayabilmek istiyorsanız vücut dili semineri tam da size göre.

ÖĞRENCİ PROGRAMLARI:

Zaman geçtikçe her şey gelişiyor ilerliyor ve farklılaşıyor. Çocuklarımız ve genç nesil de bu değişimin içinde farklı ihtiyaçlara ve yaklaşımlara gerek duyuyorlar. İşte bu yeni zamanın genç bireyleri ve onların ihtiyaçlarını anlamak ve bunlara göre bir gelecek hazırlamak hepimiz için, en önemlisi de onların geleceği için çok önemlidir. Bu seminer ile öğrenci ve ailelere çocuklarının geleceğini hazırlamasında, aile ilişkilerinin düzenlenmesinde, zaman planlaması yapmakta, sınav stresini yenmede, hedef belirleme ve o hedefe ulaşma konusunda öğrenci ve ailelere yol arkadaşlığı yapmaktadır.

En iyi yeni yıl hediyesi, İstanbul'dan, şehrin gürültüsünden ve kalabalıklığından uzakta, cennet köşelerde arınma, yenilenme, farkındalık ve yoga kamplarına siz de katılın, sağlıkla ve huzurla kalın.
En iyi yeni yıl hediyesi, İstanbul’dan, şehrin gürültüsünden ve kalabalıklığından uzakta, cennet köşelerde arınma, yenilenme, farkındalık ve yoga kamplarına siz de katılın, sağlıkla ve huzurla kalın.

STRES YÖNETİMİ:   

Geçmişte yaşadığımız veya başkalarının yaşadığı olayların üzerimizdeki yapıcı veya yıkıcı etkilerine stres denir. Sonuçları farklılık gösterebilir. Yapıcı stres uyarıcı ve koruyucu etki yapar, zor durumlarla başa çıkmamızı sağlar (Bkz: Öldürmeyen şey güçlendirir:), başarı oranını arttırır, çalışma ve motivasyonu tetikler. Yıkıcı stres ise uyku bozukluğu, baş ağrısı, mide bulanması, nefes darlığı gibi çeşitli sağlık sorunları, karamsar düşünceler, yorgunluk, performans düşüklüğü, kısır döngü, huzursuzluk vb. sonuçlar doğurabilir. Stres durumunu yapıcı bir hale getirmeniz konusunda dengeyi sağlamanız için stres yönetimi seminerleri ve yaşam koçluğu her zaman ihtiyacınız olan bir destektir.

Aile, iş ve aşk ilişkilerini yoluna koymak, depresyondan ve yıkıcı stresten uzak kalmak kendinizle baş başa kalarak geçmişi arındırıp, geleceği en iyi şekilde yaşamak için şimdi ilk adımı atın.
Aile, iş ve aşk ilişkilerini yoluna koymak, depresyondan ve yıkıcı stresten uzak kalmak kendinizle baş başa kalarak geçmişi arındırıp, geleceği en iyi şekilde yaşamak için şimdi ilk adımı atın.

AİLE İLİŞKİLERİ

Günümüzde anne, baba, eş, gelin, damat, kayınvalide kısacası bir aile ferdi olmak, en önemlisi bir aile olmak zordur. Herkes hatalar yapabilir yanlış yollar izleyebiliriz. En önemlisi bunun farkında olmak ve buna dışarıdan ve farklı açılardan bakabilmektir. Çünkü farkında olduğumuzda bunları düzeltebiliriz. Aile ilişkileri semineri ve koçluğu, aile ilişkilerinin sağlam ve sağlıklı olmasını sağlayan bir anahtardır.

KARİYER YOLU:

Hayalinizdeki işe ulaşmak, gerçek yeteneklerinizi keşfedip buna uygun işlerde çalışmak, var olan işinizde verimliliği, motivasyonu sağlamak, iş ilişkilerini yapılandırmak, yeni davranış stratejileri geliştirmek, kariyer planınızı yapmak, iş hayatında anlam yaratmak en önemlisi de iş hayatında kendinizi iyi hissetmek istemez misiniz? Kariyer yolu seminerleri tam size göre. Ayrıca yöneticiler için liderlik ve yaratıcılık seansları da uygulanmaktadır.

Canan Korkmaz ile  mindfulness, bilinçli farkındalık, nefes, pranayama, yoga ve pilates kampları.İLİŞKİLER:

Yakın ilişkilerde sorun mu yaşıyorsunuz? Hep yanlış insanları mı hayatınıza çekiyorsunuz? O halde ilişki semineri tam da ihtiyacınız olan şey. Hayalinizdeki insan çok yakınınızda olabilir. Ayrıca bu seminerlere ek olarak ilişki koçluğu sayesinde kendinizi daha iyi tanıyarak geçmişteki hatalarınızın yıkımlarını onararak hayalinizdeki ilişkiye ulaşabilirsiniz. Evliliğinizi kurtarabilir mutlu bir aile olmaya devam edebilirsiniz.

 YAŞAM AMACIM NEDİR?:

Seyahat etmek, yeni insanlarla tanışmak, yeni deneyimler kazanıp yaşamda kendi yolunuzu bulmak için çaba gösterin. Fiziksel, zihinsel ve ruhsal farkındalığınızı arttırın. Resimde görüldüğü gibi muhteşem ve doğal yerlerde yoga, nefes, meditasyon ve pranayama çalışmaları ile kendinizi ve özünüzü tanıyın.
Seyahat etmek, yeni insanlarla tanışmak, yeni deneyimler kazanıp yaşamda kendi yolunuzu bulmak için çaba gösterin. Fiziksel, zihinsel ve ruhsal farkındalığınızı arttırın. Resimde görüldüğü gibi muhteşem ve doğal yerlerde yoga, nefes, meditasyon ve pranayama çalışmaları ile kendinizi ve özünüzü tanıyın.

Bazen yaptığımız hiçbir iş, hiçbir şey bizi tatmin etmez ve bu bizi bir arayışa iter. Hayatta herkesin karşısına çıkan en temel soru şudur: “Neden buradayım? Bu dünyadaki amacım nedir? Mesleğinizden veya günlük işlerinizden bahsetmiyorum. Gerçek var olma amacınızdan bahsediyorum. Bazıları yaşam amacı olmadığını düşünebilir fakat herkesin bu dünyaya bir geliş nedeni vardır. Bunu öğrendiğinizde hayatta asıl yapmanız gereken şeyleri öğrenip daha mutlu bir yaşam sürebilirsiniz. Yolunu kaybetmiş olan tüm yolculara bir yol haritası olan bu program sayesinde mutlu huzurlu ve fayda sağlayan bir yaşamınız olabilir.

SPORUN YAŞAMIMIZA ETKİLERİ:

Diyet ve spor yapmak istiyor fakat bir türlü başlayamıyor musunuz? Sağlıklı bir şekilde fit olmak mı istiyorsunuz? Luminy health ve Luminy koçluk sayesinde bunu başarabilirsiniz. Fit kalmak yalnızca beslenme veya spor yapmak değildir. Zihinsel olarak da buna hazır olmalısınız. Hem zihinsel hem de fiziksel gelişiminiz için her zaman yanınızdayız

DURUM YÖNETİMİ (Duygu Kontrolü )VE KORKULAR:

Canan Korkmaz ile korkularınızla yüzleşin, ruhun huzuru, zihnin sakinliği ve bedenin zindeliği için egzersizler, nefes çalışmaları, arınma ve detoks kampları ile yeni bir yaşam kurun.
Canan Korkmaz ile korkularınızla yüzleşin, ruhun huzuru, zihnin sakinliği ve bedenin zindeliği için egzersizler, nefes çalışmaları, arınma ve detoks kampları ile yeni bir yaşam kurun.

Var olan her şey anda yaşanır. Bu durumda farkında olmadan bir davranış stratejisi geliştiririz. Bu davranışlar tekrarlandığında alışkanlık halini alır. Durum yönetimi bilinçli farkındalığı arttırmayı ve bilinç altıyla desteklemeyi sağlar. Odaklanma, motivasyon, stres ve öfke yönetimi, bütünsel dinleme, empatik iletişim, toplantı ve zaman yönetimi, irade gücü, etkili sunum alanlarında kullanılır. Hayatta hepimizin bazı korkuları vardır. Yükseklik korkusu, ölüm korkusu, denizden korkmak, yalnızlık korkusu, başarısızlık korkusu, hayvan korkusu ve benzeri korkularımızın üstesinden gelmek artık çok kolay.

KURUMSAL KOÇLUK:

Hangi alanda olursa olsun, kurumsal koçunuz kurumunuzu ve sizi her alanda daha ileri gitmeniz için destekler ve cesaretlendirir. Kurumsal kimliği yapılandırma, iş kimliğini yapılandırmak, iş hayatında verimliliği

Şirket çalışanlarının verimliliğini, bağlılığını arttırmak, liderlik, yaratıcılık, kriz yönetimi ve çözüm üretme yeteneklerini geliştirmek için onları Luminy mindfulness, bireysel farkındalık, kişisel, zihinsel ve fiziksel gelişim ve zindelik sağlayan programlar sunun. Artık İstanbul Göktürk ve Mecidiyeköy'deyiz.
Şirket çalışanlarının verimliliğini, bağlılığını arttırmak, liderlik, yaratıcılık, kriz yönetimi ve çözüm üretme yeteneklerini geliştirmek için onları Luminy mindfulness, bireysel farkındalık, kişisel, zihinsel ve fiziksel gelişim ve zindelik sağlayan programlar sunun. Artık İstanbul Göktürk ve Mecidiyeköy’deyiz.

sağlamak, gelecek planlamak, yeni projeler üretmek veya var olan projenin potansiyel başarısını en üst düzeye taşımak, hedef yapılandırma, aile şirketlerinde kurumsal yapıya geçişte, zaman yönetimi ve planlama, stres yönetimi, hedef belirleme, lider vasıflarını taşıyanların bu vasıflarını geliştirmesini sağlama, takımı motive etme, yaratıcı ve çözüm odaklı bir yönetici olma vb. birçok konu, kurumsal koçluğun konusuna girer. Kısacası var olan ihtiyaçlara göre kurumların iç ve dış yapısında kaliteyi arttırmayı sağlar. Kurumsal koçluk geleceği başarmaktır. Unutmayın çözüm yolu yalnızca 1 tane değildir.

 YARATICILIK:

Steve Jobs sizce vefaat etmesine rağmen niçin bu kadar çok kendinden söz ettiriyor hiç düşündünüz mü? Yaratıcılık günümüzde her alanda çok ihtiyacımız olan bir konudur. Okul hayatı, iş hayatı, aile hayatı, arkadaşlarımızla olan ilişkilerimiz özellikle de çözüm üretme konusunda yaratıcılığın sihirli etkileri olduğunu kesinlikle söyleyebiliriz. Unutmayın çözüm yolu yalnızca 1 tane değildir. Kutunun dışından baktığınızda her şey mümkündür. A planınız işlemediyse mutlaka bir B C Ç D E planı ve dahası vardır. Değişkenleri ve koşulları en önemlisi de bakış açınızı değiştirdiğinizde başarısızlık gibi görünen şeyin aslında yeni bir strateji arama yolunun açılması, yeni bir yolu açabilme stratejileri geliştirme aracı olduğunun farkına varırız. Bu seminer herkes için çok eğlenceli ve interaktiftir. Yaratıcılık yeteneği kalıtımsal olabildiği gibi, aynı zamanda geliştirilebilir bir özelliktir.

İLETİŞİMİN SIRLARI

Yeni yıl hediyeniz, İstanbul, Göktürk ve Mecidiyeköy'de ve her yerde, sevdikleriniz, ofis çalışanları ve aileniz için mindful egzersiz programları.
Yeni yıl hediyeniz, İstanbul, Göktürk ve Mecidiyeköy’de ve her yerde, sevdikleriniz, ofis çalışanları ve aileniz için mindful egzersiz programları.

Her ne kadar teknolojinin gelişmesiyle, iletişim kurmak çok kolay gibi görünse de çevremizdeki insanlarla doğru iletişim kurmak artık eskisi kadar kolay değil.

Niçin arkadaşınız sizi çok iyi anlarken öğretmeniniz veya patronunuz sizi anlamıyor hiç merak ettiniz mi? Eşinizle veya anne babanızla konuşurken birbirinizi hiç anlayamadığınızı düşündünüz mü? İletişimin sırları semineri sayesinde bu ve bunun gibi bir çok soruya yanıt bulacaksınız

HAYAL ET VE GERÇEK OLSUN

Hayal etmenin ne kadar sihirli olduğunu ve dilediğiniz her şeye bir adım daha yaklaşmanın ne kadar kolay olduğunu anlayacaksınız. Yaşamınızın her alanında mucizelere yol açacak bu seminerler sayesinde

Canan Korkmaz ile İstanbul Göktürk'te pranayama ve nefes derslerine katılın, hastalıklara karşı korunun, bağışıklık sisteminizi güçlendirin.
Canan Yıldırım Korkmaz ile İstanbul Göktürk’te pranayama ve nefes derslerine katılın, sadece 15 dakıkanızı ayırarak, kısa sürede güçlenin, hastalıklara karşı korunun, bağışıklık sisteminizi güçlendirin, güne zinde ve taze başlayın.

karşılaştığınız durumlara siz bile şaşıracaksınız.

SONSUZ HUZUR VE MUTLULUK MÜMKÜN MÜ?

Mutlu olmak bu kadar zor mu? Niçin mutsuz hissederiz? Niçin farklı şeylerden mutlu oluruz? Siz de bilimsel ve manevi açıdan mutluluğun sırrını öğrenmek istemez misiniz? Sonsuz mutluluk mümkün mü? Gelin hep beraber düşünce yapımızı tanıyalım, daha mutlu ve huzurlu olmak için bir adım daha atalım.

 

17. SUTRA EVRENİN OLUŞUMU, NİHAİ TEKLİK HİSSİ VE DOĞA ÜSTÜ GÜÇLER

Merhabalar ,

 

İzmir, Alsancak'ta bulunan yoga stüdyomuzda, yoga felsefesi, pranayamai nefes,  meditasyon, odaklanma ve konsantrasyon dersleri başladı.
İzmir, Alsancak’ta bulunan yoga stüdyomuzda, yoga felsefesi, pranayamai nefes, meditasyon, odaklanma ve konsantrasyon dersleri başladı.

Umarım harika bir hafta geçirmiş ve haftasonuna hazır ve nazır hissediyorsunuzdur. Bugün Patanjalinin Yoga Sutralarından 17 sutra olan Vitakara vichara ananda asmita rupa anugamat samprajnatah’dan bahsedeceğim. Sutranın Türkçe meali: İçgörü, ayrım yapama, neşe/kutluluk ve ego nihai teklik hissi ile bir olursa buna smprgyat samaadhi (tohumlu samadhi) denir. 

Evrendeki teklik hissini anlayabilmek için evrenin yapısını vedanta felsefesine göre incelememiz gerekir. Vedanta, eski Hindu yazıtları olan vedalara dayanan felsefedir. Peki Samkya felsefesi nedir ve nereden gelir? Şimdi bunu inceleyelim.

Hinduizmin kaynağı vedalar, yani kutsal metinlerdir. Bu kutsal metinler zamanla halktan halka aktarılarak yeni felsefi düşüncelere neden olmuştur. Bu aktarımlara ve felsefi düşüncelere dayalı olarak ortaya en temel 6 felsefi bakış vardır. Bunlara 6 Darşana denir. İşte Samkya felsefesi de bu 6 Darşanadan biridir. Diğerleri ise Yoga, Nyaya, Vaişeşika, Purva Mimamsa ve Uttara Mimamsadır.

Darşanalar da kendi aralarında ikişer ikişer birbirlerine bağlıdır.

Nyaya ve Vaişeşika (Vaiseshika) ikilisinde deneyimler dünyası analiz edilir. Kişi zekasını kullanıp yanılgıları ve dünyanın materyal oluşunu farkeder.

Samkya felsefesi yoga ile bağlıdır. Bu ikilide psikoloji ve yaradılış evrimi üzerine derin bir anlayış sağlar.

Purva Mimamsa ve Uttara Mimamsa ikilisi ise Purva Mimamsa Karma Kanda yani eylem ile ilgilenir. Uttara Mimamsa ise Jnana Kanda yani bilgi ile ilgilenir. Avidyayı yani cehaleti yok eder, maneviyatla en yüksek basamağa ulaştırır.

Bu kadar teknik bilgiden sonra gelelim evrenin yaradılışına

Vedanta’ya göre evrenin bir tek yaradılış kaynağı vardır, o da Samkya felsefesinde geçen Prusha’dır. Prusha, Brahman, saf bilinç, baskın olan yani anlayacağımız dilde yaratıcıdır. (tanrıdır) Fakat bu bizim genel olarak anladığımız tanrıdan farklıdır. Bir de Atman vardır. Atman herhangi bir yaratık, nesne, bitki, hayvan, insan vs. herşeyin içindeki öz’dür. Aslında tek ve aynıdır. Atman ve Brahman tek ve birdir. Birbirinden ayrılmaz. Brahman, saf bilinç, baskın olan yani anlayacağımız dilde yaratıcı, Atman ise evrendeki her şeyin özüdür (insan, hayvani bitki, taş vs) ve bu ikisi birdir ve kesinlikle ikilik ifade etmez.

Bu ilk başta kafa karıştırıcı gibi gözükse de aslında tüm dinlerde ve yaradılışa ait söylemlerde bundan biraz bahsedilir. Tanrının sınırsızca her yerde, hem içeride, hem dışarıda, atomun içinde oluşu, ya da tasavvuftaki teklik bilincinde geçen “en el hak (ben hak yani tanrıyım)” sözü, Sufi Cüneyd-i Bağdadi gibi bir Allah dostunun ‘Cübbemin altında Allah’tan gayrısı yoktur’ sözü, Tasavvuf düşüncesinde, yaratanla yaratılanın tek kaynaktan geldiğini ve “bir” olduğunu savunan görüş olan vahdet-i vücut yani varlık birliği , evrendeki her şey arasında maddî bir bütünlüğü belirtir.

 Konumuza dönecek olursak Samkya yaradılışın özünü Prusha ve Prakriti olarak öncelikle ikiye ayırmıştır. Prusha yani, brahman, saf bilinç, Prakriti ise Prushanın yarattığı yansıma, çekirdek, ilk maddedir. Pra başlangıç kriri ise yaratılış anlamına gelir. Yani Prakriti yaradılışın başlangıcıdır. Brahman, Prakritiye sebep olur. Bunun nedenini şu anki zihnimizle algılayamayız. İnsan için zekanın kendisi Prakritidir ve bu nedenle insan bunu kavrayamaz.

Aydınlanmış veya ileri seviyede yoga halinde olan bir insan Brahman, Prakriti ilişkisini algılayıp deneyimleyebilir fakat bize anlatamaz. Çünkü gerçek ve mutlak görüş açısından Prakriti aslında var değil, gerçek değildir fakat aynı zamanda da gördüğümüz tek gerçekliktir. Yani bizim şu anki insan vücudumuz, duyularımız, algımızla algıladığımız bir gerçeklik var gibi görünür. Fakat aslında evrenin özü tek ve birdir. Kısaca aslında her şey aynı ve tek bir şeydir.

Yaradılış bir çok dinde birden olan, oluşan bir şey gibi gösterilir. Oysa Hindu felsefesinde yaradılış çözülmeyi sonsuza dek tekrarlanan bir süreç, bir evrim olarak görür. Evren bazen çözüldüğü zaman, (ya da görüşüşte çözündüğü zaman çünkü aslında hiçbir zaman var değil ve aynı zamanda da her yerdedir.) prakritiye geri döndüğü ve belli bir süre tohum halinde kaldığı söylenir.

Evrenin yeniden yaratılma mekanizmasını ise 3 guna oluşturur. Bunlar sattva, tamas ve rajasdır. Satva iyi, durağan, saf, temiz, yaratıcı, pozitif, yapıcı; Tamas ölü, atalet, hareketsizlik, yıkıcı, kaotik, dengesiz, ilgisiz, aktif olmayan; Rajas ise hareket, eylemle ilgili olan hal, aktif, ne iyi ne kötü, ben merkezliliği ifade eder. Bu 3 guna arasında bir denge vardır. Gunalar hem birbirine zıt hem de birbirini tamamlayıcı kuvvetlerdir. Bu denge bozulduğunda evrenin yeniden yaradılışı başlar. Bu sistemleri bilimsel sistemlerle de karşılaştırdığımızda çok benzer sonuçlara ulaşacağımızı göreceğiz. Örneğin Vedanta Kozmolojisi, en son atom fiziği teorileri ile karşılaştırıldığında bu sistemler arasında pek çok benzer nokta bulunacaktır.

Bu gunaları anlayabileceğimiz bir örnekle açıklayalım. Örneğin bir çocuk kumdan bir kale inşa etmek ister. Bu istek, düşünce, hayalini kurduğu kale satvadır. Çocuk eline şekilsiz ıslak kumu aldığında, kumun şekilsiz oluşu, kötü görüntüsü, çok zaman harcanması gerektiği, yorgun hissedilmesi, zor görünmesi, kumun dağılması, şekilsizliği alt edilmesi gereken bir engeldir ve Taması ifade eder. Fakat daha sonra Rajas yardıma koşar. Uyuşukluk, ve ataletin yenilmesi, fiziksel, zihinsel gayret ile elle tutulur, güzel bir kumdan kale yapma isteği ise Rajası ifade eder. Yeterli miktarda rajas üretilirse, tamas engeli yenilir ve ideal satva şekli elle tutulur bir kumdan kale halinde cisimlenir. Bu örnekten de anladığımız gibi yaratım süreci için bu gunaların hepsi gereklidir.

Bu üç guna her zaman mevcuttur fakat biri her zaman hakimdir. Satva güneş ışığında, Rajas akarsuda, Tamas ise bir taşta mevcuttur. İnsanlarda da bu üç guna bulunur. Gün içinde satva derin sakinlik, neşe, mutluluk, iyilik, karşılıksız sevgiye neden olur. Rajas ise huzursuz, tatminsiz kalmamızı sağlayan, sürekli arzu ve isteğe, sinir ve öfke patlamalarına, strese neden olurken aynı zamanda da fiziksel hareketlilik, cesaret ve enerji verir. Tamasta ise rajas ve satva kaybolduğunda gerçekleşen aptallık, cehalet, umutsuzluk, korku, çaresizlik, ukalalık gibi kötü niteliklerimizi ön plana çıkarırız.

Daha sonra Mula Prakriti oluşuyor. Maha Tatva yani evrensel zekanın oluşumu ardından, en son evrensel benlik, Ahamkara yani benlik bilinci ve ego ile birlikte satva, rajas tamas oluştu. Satva ile birlikte Manas, 5 Jnana indriyas ve 5 Karma indriyas, Tamas ile birlikte de 5 Tanmatras ve 5 Mahabhutas oluştu.

Samkya Felsefesine Göre Evrenin Oluşumu.
Samkya Felsefesine Göre Evrenin Oluşumu.

Şimdi bunların ne anlama geldiğini inceleyelim:

Mula Prakritide evren uyuyor durumdadır. Prakritide tekamülün ilk safhasına Mahat, büyük neden denir. Mahat kozmik ego duygusudur. Buddhiden ahamkar yani kişisel ego duygusu tekamül eder. Ahamkardan tekamül eğimleri üç farklı yönde uzanır. Kaydetme melakesi olan Manas’ın 5 algı gücünü yani görme, işitme tatma, dokunma, koklama; 5 eylem organı yani dil, ayak, üreme, dışkılama ve eller; 5 Tanmatra ise ses, hissetme, görüş, tat ve koku yu oluşturur. Bu Tanmatra da tekrar birleşerek dış evrenin oluştuğu 5 kaba elementi yani toprak, su, ateş, hava, eteri meydana getirir.

Prakritiden sonra sonra evren görünür olmaya karar verdi ve tüm Tatvalar uyandı. Tatvalar, üstün ve tek gerçeklik olan Prushanın bir yansıması olan Prakritiyi temsil eden çoklu gerçekliklerdir. Görünmez ve yok edilemez ve yaratım sürecinin inşa bloklarıdır. En çok bilinen 9 tatva vardır bunlar: Buddhi/Mahat (kozmik zeka), Manas (akıl, zihin), Ahamkara (ego, benlik. Kendi arasında 3 e ayrılıyor satva, rajas, tamas), Tanmatras (5 ince element: ses, dokunma, tat, şekil, koku), Mahabutas (5 büyük element: Toprak, su, ateş, hava, eter), Jnana Indriyas (5 organ algısı: kulak duymak için, deri hissetmek için, gözler görmek için, dil tat almak için, burun, koku almak için), Karma Indriyas ( 5 organ hareketi: Boğaz ifade için, eller kavramak için, ayaklar hareket için, cinsel organ üremek için, anüs boşaltım için.)

Sutramıza dönecek olursak İçgörü, ayrım yapama, neşe/kutluluk ve ego nihai teklik hissi ile bir olursa buna smprgyat samaadhi denir.

            Teklik bilincini meditasyonla anlayabiliriz. Paranjalinin meditasyon tekniğini anlayabilmek için önceliklte yukarıda anlatılan evrenin oluşumu, tekamül fikrini net bir şekilde aklımızda tutmamız gerekir. Meditasyon ile geriye tekamül yapılır. Gerçek nesnelere, şeylere konsantre olarak nesnelerin arkasındaki asıl gerçekliğe, öze ulaşılana dek geriye, içe doğru ilerlenir.

Patanjalinn tek bir nesneye konsantrasyonunun dört safhası vardır. Bunlardan ilki İçgörü yani inceleme safhası. Bu safhaya ulaşmak için 5 kaba elementten birine mükhemmel bir şekilde konsantre olmak gerekir. (hava, toprak, su, ateş veya eter) (Son hava bükücü ya da toprak bükücü olablirsiniz belki :) Bundan sonraki 2. safha ayırt etme, ayrım yapma safhasıdır. Bu safhaya ise, zihin, dış maddi tabakaya nüfus edip, içteki gizli öz Tanmatra’nın (yani ses, dokunma, şekil tat ve koku) üstüne kapandığı zaman ulaşılır. Aslında bir taşın, bir kalemin, lambanın bile farklı kokuları vardır. 3. safha neşe, kutluluk safhasıdır. Bu safhada algının iç güçlerine ya da zihnin kendisine konsantre olduğumuzdaki neşe ve huzur safhasıdır. Son, 4. Safha ise nihai teklik ve ego safhasıdır. Herhangi bir korku veya arzunun dokunamadığı ego duygusuna konsantre olduğumuzda ki bireyselliğin farkındalığı safhasıdır.

Şüphesiz bu safhalara ulaşmak çok zordur ve bir ömre bedel olabilir. Yine de Prakriti içinde yer alır ve güzel, ayartıcı veya tehlikeli noktaları vardır. Bir nesnenin doğasını kavramak, onu anlamak, onun üzerine güç kazanmaktır. Kişisel konsantrasyonun gelişmesi ile insanlar siddhi güçleri, psişik güçler kazanabilir. Zihin okuyabilir, geleceği görebilir, nesneleri hareket ettirebilir, hastaları iyileştirebilir vs. Bu bilgiler kadim ve gizli tutulması gereken bilgilerdir. Fakat nasıl bir doktor veya yazar tıp ilimini açıklarken fazlası insanı öldürebilecek olan ilaçlar hakkında bilgi vermek zorundaysa aynı şekilde bizim de bu kadim bilgiler hakkında üstü kapalı bir takım bilgiler vermek gerekliliğimiz vardır.

Bu güçler tek bir nesneye odaklanma ve teklik hissi ile ortaya çıkan üst düzey konsantrasyonun sonucunda ortaya çıkan tohumlar, smprgyat samaadhi yani tohumlu aydınlanmadır.

            Neşter bir doktorun elinde hayat kurtarabildiği gibi bir katilin elinde de hayat sonlandırabilir. Bu safhaları geçmek için içimizden gelen, bizi harekete geçiren güdü saf ve temiz olmalıdır. Asla kişisel ego ve arzuların kölesi olmamalıdır. Bunun nedeni, ıslah olmayan, saf insanlar bu güçleri elde ettiklerinde kendi amaçları, ego ve kötülük için kullandıklarında nihai olarak bu kendi yıkımlarıyla sonuçlanır. Tüm ülkelerdeki peri masallarında doğa üstü olana bulaşmama, oynamamaya karşı uyarılarla doludur. Büyü yapılır, dilekler dilenir sonra cin sahibine saldırır, onun ruhunu ele geçirir. Fakat gerçek aydınlanmaya ulaşmak isteyen, gerçek ruhsal arayıcı, okült güçten zarar görmez çünkü o aydınlanmanın peşindedir.

Ayrıntılı bilgi, yoga, yoga felsefesi, pranayama ve nefes dersleri, matwork pilates, reformer ve personal training dersleri için:

Instagram: Luminy Life

Whatzap hattı: 0531 525 77 47

 

 

 

 

 

 

ONLINE YOGA, PRANAYAMA, NEFES VE PERSONAL TRAINING DERSLERİ BAŞLADI

 

Merhabalar,

Canan Yıldırım ile yoga, pranayama, nefes, meditasyon, spiritüel yaşam koçluğu, kilo kontrolü ve daha bir çok program İstanbul Göktürk, Ankara ve daha bir çok şehirde online olarak başladı.
Canan Yıldırım ile yoga, pranayama, nefes, meditasyon, spiritüel yaşam koçluğu, kilo kontrolü ve daha bir çok program İstanbul Göktürk, Ankara ve daha bir çok şehirde online olarak başladı.

Luminy ailesi olarak bereket ve şans ile gelen 2020 yılını mutluluk ve sevgiyle karşılıyoruz. Sadece İzmir’de değil İstanbul, Göktürk, İstinye, Beşiktaş, Nişantaşı, Zekeriyaköy gibi bir çok semtten gelen istekler doğrultusunda artık buralarda  bulunan ve ailemize katılmak isteyen herkese online yoga, pranayama, nefes, meditasyon, kilo kontrolüne yönelik personal training, fonksiyonel antrenman ve çeşitli programlara katılabilir.

Sizler de aileniz, arkadaşlarınız, komşunuz ya da diğer sevdiklerinizle yaşam ve spor koçluğu ile, aynı zamanda da yoga felsefesinin derinliklerine inerek, yogik yaşam tarzını hayatımıza nasıl geçireceğimizi, yememiz, yemememiz gereken besinleri, günlük rutinlerimizin nasıl olması gerektiğini, neye ne kadar zaman ayırmamız gerektiğini kısaca hayatımızda değiştirip dönüştürmek istediğimiz ve yaşamımıza sokmak istediğimiz her şey için bir başlangıç olarak kabul edebileceğimiz online Luminy Life derslerine başlamak için tek yapmanız gereken bizi arayıp kısa bir görüşme ardından nelere ihtiyacınız olduğunu belirleyip bunları birlikte uygulamak.

İzmir Alsancak’daki ders ve workshoplarımız tüm hızıyla devam etmekte. Takipte kalın ve hiç bir zaman yalnız olmadığınızı ve her zaman yanınızda olduğumuzu hatırlayın. Bilgi almak için 0531 525 77 47

Instagram: Luminy Life.

 

 

YOGA VE ALGI ( İZMİR, ALSANCAK, KIBRIS ŞEHİTLERİNDE YOGA DERSLERİ BAŞLIYOR)

Canan Yıldırım ile İzmir, Alsancak, Kıbrıs Şehitleri'nde yoga derslerine katılın. Siz değişin yaşamınız dönüşsün.
Canan Yıldırım ile İzmir, Alsancak, Kıbrıs Şehitleri’nde yoga derslerine katılın. Siz değişin yaşamınız dönüşsün.

Biz insanlar, insan olduğumuz için böbürlenir, etrafımızdaki kaynakları sonuna kadar tüketir ve sürekli daha fazlasını isteriz. Bizler mükemmel varlıklar değiliz. Bizler sadece düşünebilen hayvan ve bitkileriz. Bizler anne karnında 6 haftalık iken, dna yapımızın %97.5 i maymun, %75 i köpek, %50 si tatar böceği ve % 33 ü nilüfer çiçeği ile aynı yapıya sahiptir. Bu bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Bu oranlar kendi içlerinde toplandığında yaklaşık %99u bulmaktadır. Anne karnındaki 7. Haftanın gelmesiyle anneden gelen 1 kromozom ile insan formuna dönüşüyoruz ve aslında doğanın ta kendisi iken %1 lik kısmımızla insan olduğumuz için kibirle övünüyoruz.

Aslına bakarsak etrafımızdaki her şeyin en küçük yapı taşına baktığımızda, hepsinin aynı maddeden, aynı şeyden yapıldığını görüyoruz. Yani hepimiz bir, hepimiz tekiz. Peki ya böyleyken neden sürekli çevremizle ve kendimizle sorunlar yaşıyoruz?

Etrafımızda aslında bir çok şey oluyor ve bu olup biten şeyler içinde bizler sadece çok küçük bir kısmı algılayabiliyoruz. Bunun nedeni ise, dünyayı az gelişmiş, hatta hiç gelişmemiş algılarımız ve vücut sistemimiz ile anlayamıyor olmamızdır.

Canan Yıldırım ile yaşama farklı açılardan bakın. İzmir Alsancaktaki derslerimize katılmak ve bilgi almak için arayın.
Canan Yıldırım ile yaşama farklı açılardan bakın. İzmir Alsancaktaki derslerimize katılmak ve bilgi almak için arayın.

Bizler her şey çok iyi algılayamıyoruz çünkü görmeyi bilmiyoruz. Gözler gerçekten olup biteni göremez. Gözler gördüğünü sanır fakat bu büyük bir yanılgı, büyük bir illüzyondur. Gözler eğer gerçekten görüp olup biteni algılayabilseydi, biz Güneşin hareketlerini, gün doğumu ve gün batımlarını izlerken Güneş’in aslında hareket etmediğini anlamalıydık. Güneş hareket etmiyor. Dünya Güneş’in etrafında dönüyor. Oysa biz gelişmemiş algılarımızla güneşin hareket ettiğini sanıyoruz.

Dünya kendi etrafında dönüyor, bizler dünyanın üzerindeyiz fakat bu dönüşü niçin hissedemiyoruz? Bir karıncanın ayak seslerini duyabiliyor muyuz?

Peki ya bu şartlar altında, algılarımıza, 5 duyumuza nasıl güvenebiliriz? Peki ne yapacağız? Algılarımıza ve zihnimize güvenemiyorsak, başka bir yol bulmalıyız. Önce güvenemediklerimizi kapatalım. Zihnimizi susturalım. Peki bunu nasıl yapacağız? Elbette meditasyon ile. Zihnimizi beynimizi meditasyon ile susturmalıyız. Eğer onu susturmazsak, ahamkar (ego) konuşmaya başlar ve bu hiç de iyi olmaz. Bize gerçek olmayan şeyler söyler. Yaşama enerjimizi emer. Azıyla değil, her zaman daha fazlasını dilememizi ve dolayısıyla yaşamdan hiçbir zaman tatmin olamamamızı sağlar.

Ego konuşmaya başladığında o küçücük beynimizle her şeyi eleştirmeye başlarız, her şeyi yargılamaya başlarız. Bazen mutlu, bazen, üzgün, bazen ise kayıp oluruz. Duygusal türbülansların yaşamımızı mahvetmesi gerekmez. Buna engel olabiliriz.

Bunu nefes egzersizleri, meditasyon ve pranayama (yaşama gücü enerjisini yayma) çalışmaları ile yapabiliriz. Zihnimizi susturup, bu hayattaki yeni bir duyu, his, algı geliştirip en iyi versiyonumuza ulaşmaya çalışabiliriz.

Evet meditasyon, yoga ve pranayama çalışmaları ile 6. bir duyu inşa edip, var oluşumuzun, varlığımızın nedenini algılayıp, hayat boyu daha iyi seçimler yapabiliriz.

Çok yakında ayurveda ile ilgili eğitim ve yoga kamplarımız başlayacak. Vücut tipinize göre beslenme, rahatsızlıklarınızın ilaçsız ve bitkisel tedavisi, kendi kendimizin doktoru olmak için yepyeni bir eğitim planlıyoruz.

Derslerimize, yoga tatillerimize, eğitim ve kamplara katılmak, bilgi almak için hemen arayın 0531 525 77 47

KİLO VERMEK VE DEPRESYONDAN KURTULMAK İÇİN YOGA VE SPOR

 

Yaratıcılık, motivasyon, mutluluk ve huzur için kendinize vakit ayırın. Canan Korkmaz İstanbul, İstinye ve Göktrük'teki sağlıklı yaşam programlarına katılın.
Yaratıcılık, motivasyon, mutluluk ve huzur için kendinize vakit ayırın. Canan Yıldırım İzmir Alsancak, Gül Sokak, Kordon, Kıbrıs Şehitleri, Konak, Karşıyaka’daki sağlıklı yaşam programlarına katılın.

Herkese merhabalar Luminy ailemiz. 2018 bir çok kişi için yeni hedefler, yeni niyetler, yeni umutlar demekti. Fakat bazen işler düşündüğünüz gibi gitmeyebilir. Okul, iş, aşk, aile hayatınızda beklenmedik sorunlar oluşabilir. Bir yerde baş gösteren bu sorunlar yaşamımızın diğer alanlarını da etkilemeye başlayabilir. Örneğin işyerindeki sorunlar, ev hayatınızı, sevgiliniz veya ailenizle olan sorunlar iş veya okul hayatınızı etkilemeye başlayabilir.

Günler geçtikçe çevremiz dönüşürken biz de değişmeye başlarız. Biz değişirken, yanımızdaki çevremizdeki veya en yakınımızdaki insanlar aynı kalıyorsa bu zamanla problem olmaya başlayabilir. Onlardan da değişmelerini dönüşmelerini bekleriz. Fakat insanlar kendilerine bir sihirli değnek değmişcesine asla değişmez. Bir müddet farklı davranabilir, değişmiş gibi görünebilir fakat aslında kimse tamamen değişmez ve eski huylarını bir çırpıda bırakamaz.

Peki bu durumda biz ne yapmalıyız? Hayatımızda her şeyin kötü gittiğini düşündüğümüz dönemlerde, kimsenin bizi anlamadığını düşündüğümüz dönemlerde, depresyonun eşiğine geldiğimizde hatta depresyona girmiş isek, artık yapacak bir şey yok mu?

Elbette her zaman birden fazla çözüm yolu vardır. Yapılacak şey ilk olarak kontrolümüzde olan şeyleri değiştirmeye başlamaktır. Bir bakıma kendi kendine koçluk da diyebilirsiniz. Peki kontrolümüzde olan şeyleri değiştirmek için ne yapmalıyız? Öncelikle kendimize şu soruyu sorarak başlayabiliriz, “şu an hayatımızda kontrolümüzde olan neyi değiştirirsek, var olan sorunların çözümü için ilk büyük adımı atmış oluruz? Bu ilk adım kendimizle ilgili olabilir. Örneğin kendimiz için bir iyi şeyler yapmaya başlayarak, kendimizi iyi hissetmek için biz en uygun olan spor, sağlık ve wellness aktivitesini seçebiliriz.

Unutmayalım ki spor yaptığınızda vücudunuz mutluluk hormonu salgılar ve bu da daha berrak,

Yaşam Koçu Canan Korkmaz ile Göktürk, İstinye ve İstanbul'un bir çok semtinde sağlık, spor, fitness, personal training ve kilo verme programlarının yanı sıra depresyon ve mutsuluktan kurtulma kamp ve eğitimleri başlamıştır.
Yaşam Koçu Canan Yıldırım ile Alsancak, Karşıyaka, Güzelbahçe, Balçova gibi İzmir’in bir çok semtinde sağlık, spor, fitness, personal training ve kilo verme programlarının yanı sıra depresyon ve mutsuluktan kurtulma kamp ve eğitimleri başlamıştır.

mantıklı ve iyi düşünmemizi sağlar. Tepkilerimiz azalır, öfke durumlarımız daha kontrol edilebilir bir hal alır.  Yoga gibi ilimlerle ilgilendiğimizde ise, vücut hareketlerinin yanı sıra, zihinsel ve ruhsal çalışmalar da yaptığımız için bütünsel olarak iyileşmeye ve gelişmeye başlarız. Hem tüm çakralarımız temizlenmeye ve düzgün çalışmaya başlar, hem de gelcekte oluşabilecek olan hastalıklara karşı bağışıklık sistemimiz güçlenir.

Daha önce hiç yoga yapmamış insanlar yoganın sadece bağdaş kurup ommmmm demek olduğunu düşünebilir. Fakat bu doğru değildir. Yoganın bir çok çeşidi vardır. Yoga içinde bazen dansı, baden ibadeti, bazen hareketi, nefesi, bazen ise meditasyonu barındırı. Bu çeşitliliğin nedeni bir çok yoga okulunun var olmasıdır. Bu okullar karma yoga, bhakti yoga, raja yoga ve jnana yogadır. Karma yoga eylem yogasıdır. Yaptığımız olumsuz davranışların, sözlerin ve düşüncelerin telafisi için yapılır gibi düşünebilirsiniz. Bhakti yoga ibadet yogasıdır. Bu okul yoganın bir din gibi görülmesine neden olmuştur fakat yoga bir din değildir. Bhakti yogada, danslar, mantralar, ibadetler ve sohbetler vardır. Raja yoga bizim uyguladığımız 8 kollu yogadır. Bu yoga okulundaki sekiz basamak şunlardır: yapılması gerekenler (niyamalar), yapılmaması gerekenler (yamalar), vücut duruşları (asanalar), pranayama (yaşama enerjisini yayma çalışmaları),duyuların geri çekilmesi (pratyahara), konsantrasyon (dharana), meditasyon (dhyana), ve samadhi (yoganın son basamağı)

Konumuza geri dönecek olursak hayatımızdaki kötü giden şeyleri değiştirmek, kendimizi daha iyi hissetmek ve veya depresyondan kurtulmak için kendimizi değiştirmek, dönüştürmekten başka yapacağımız bir diğer şey, bizi mutsuz eden kişi veya durumlardan uzaklaşmaktır. Örneğin 1 haftalık bir tatil sakin bir zikinle düşünmek, dinlemek ve yaşamınıza yeniden şekil vermek için ideal olabilir. Tabi mümkünse en az 2 3 haftalık, deniz, güneş ve kumsal veya doğa olan bir yerlerde tatil yapmanız yaşama enerjinizi yükseltecektir. Tabi bu gittiğiniz yerde her gün en az 30 dakikalık yüzme, tempolu yürüyüş, yoga, fitness vs neyi deviyorsanız bunun gibi egzersizler yapmalısınız.

Spor veya masaj da vücudunuzdaki tıkanıklıkların açılmasına çok iyi gelecektir. Özellikle tüm vücudunuza yaptıracağınız bir aromaterapi masajı, mistik kokular eşliğinde sizi bambaska yerlere götürecektir. 1 ay boyunca her hafta yaptıracağınız masajlar ve egzersizlerle göreceksiniz ki hem vücudunuz incelecek hem de şekle girecek. Masajlar ve egzersiz programları, sağlık ve detox kampları ile ilgili Luminy sağlıklı yaşam merkezi kurucumuz Canan Yıldırım’dan tavsiyeler alabilirsiniz.

Spor veya masajın yanı sıra müzik ve dans da depresyon ve mutsuzluktan kurtulmak için harika bir yöntem. Hemen sevdiğiniz bir dans ve müzik çeşidi seçerek bir dans kursuna veya müzik aleti çalmaya, sarkı söylemeye başlayabilirsiniz. Bunların hiç birini yapamıyorsanız, sevdiğiniz bir müzik grubunu dinlemeye gidin. Hem dans etmek, kilo vermek için de eğlenceli ve harika bir yöntem.

Tavsiyem avm, kapalı ve elektrik yüklü alanlarda, havası temiz olmayan, doğa olmaya yerlerde fazla dolaşmamanız. Bu tür yerler yaşama enerjisi almak yerine var olan yaşama enerjinizi de azaltabilirsiniz.

Bunların yanı sıra her sabah ve her akşam mutlaka ellerinizi, yüzünüzü ve ayaklarınızı yıkamanız. Hatta abdest almak ve sonrasında dua etmek, kendiniz ve çevreniz için olumlu düşünceler ve dileklerde bulunmak yaşama enerjinizi çok yükseltecektir. Dilerseniz tüm vücudunuza 2 3 günde bir duşta, tuz pealingi de yapabilirsiniz. Tuz hem iyileştirici hem de arındırıcıdır. Bunun yanı sıra kilo vermek, ve selülitler için de çok iyidir.

Sizlere yardımcı olmak için değişik konularda makalelerimiz devam edecek. Lütfen ilgilendiğiniz merak ettiğiniz konular hakkında bize yazın. Depresyon, mutsuzluk ve kilo kontrolü konularında sizlere daha fazla yardımcı olabilmemiz için hemen bizi arayın. Unutmayın yanlız değilsiniz. 0531 525 77 47.

Instagram: Luminy Life

 

YAŞAM AMACI, BAŞARI VE BAŞARISIZLIK (KARADAĞ, PODGORICA)

Canan Yıldırım; Karadağ, Podgorica, Budva, Tivat ve Kotor. Sağlıklı Yaşam, Eğitim ve Nefes Koçu, Yoga ve Fitness Eğitmeni.
Canan Yıldırım; Karadağ, Podgorica, Budva, Tivat ve Kotor. Sağlıklı Yaşam, Eğitim ve Nefes Koçu, Yoga ve Fitness Eğitmeni.

BAŞARISIZLIK YENİ YOL BULMAK DEMEKTİR.

1.Başarısız olduğun sürece öğrenecek öğrendikçe kendi yolunu bulacaksın.

2.Başarısız denemeler yaratıcılığını arttıracak ve bir gün kimsenin aklına gelemiş bir şeyi bulacaksın.

3.İşinden nefret ediyorsan hayatta neyi sevdiğini bul ve onu yapmak için sonuna kadar denemeler yap, kaçmak kolay fakat hayat kısa.

4.En basitini düşün. Cevap burnunun dibinde ve sen aslında cevabı biliyorsun, kendine karşı dürüst ol.

5.Yeni bir şey dene, yeni bir yol bul, veya yeni bir yol aç.

6. Bir nefes al, pranayama ve nefes derslerine başla

7. Sağlıklı yaşamak istiyorsan önce zihnini temizle. Vücudun seni takip edecektir.

8. Her gün vücudun, zihnin ve ruhun için bir şey yap. Mesela yoga ve pranayama (nefes ile yaşama enerjisini yayma çalışmaları) ve meditasyon dersleri ile başlayabilirsin.

9. Ne yersen o olursun. Bu nedenle ne yediğine dikkat et. Vücut hızını, dengeni ve sağlığını bozacak olan gidalardan uzak dur.

10. Kendini dinle vücudun sana neyin iyi neyin kötü geldiğini anlatacaktır. (Bkz: Satvik, rajasik, tamasik gıdalar.)

11.Hayalindeki herşey büyük bir bolluk içinde sana gelecek. Şimdi mutlu bir anını düşünerek bunu dile.

12. Son olarak vaktini boşa harcama, hayatına ve sana birşeyler katabilecek bir şey yap ve hergün hayalin için bir şey yap.

Ayrıntılı bilgi, yaşam koçluğu, danışmanlık, yoga ve nefes dersleri için lütfen arayınız.

Whatzap ve Viber: +90 531 525 77 47